Hristiyan Öğreti

İsa’nın Dirilişi Fizikseldi

Matthew Slick

İsa’nın dirilişi, Hristiyanlığın temel ve önemli doktrinidir. Mesih dirilmemişse, Hristiyanlık inancı da boş demektir. Pavlus, 1.Korintliler 15:14’te şöyle söylemiştir, “Mesih dirilmemişse, bildirimiz de imanınız da boştur.” Üç ayet sonra, 17.ayette şöyle yazıyor, “Mesih dirilmemişse imanınız yararsızdır, siz de hâlâ günahlarınızın içindesiniz.” Hristiyanların kendi aralarında anlayaşamayıp tartıştıkları konular olmasına rağmen, bu konu asla tartışılmazdır. İsa Mesih’in dirilişini inkâr etmek, Hristiyanlığın temelini reddetmek demektir.

Ne var ki, asıl sorun İsa’nın dirilip dirilmediği değil, O’nun nasıl dirildiğidir. Maalesef, sapkın tarikatlar Mesih’in dirilişi öğretisine saldırarak ve yanlış yorumlayarak, İsa’nın fiziksel dirilişini inkâr ediyorlar. Asıl soru, “İsa ölmüş olduğu bedeniyle mi, yoksa eti ve kemiği olmayan ruhsal bir bedenle mi dirildi?” sorusudur. Bu sorunun cevabı hayati önem taşır. Bu sorunun cevabı gerçek Hristiyanları, sahte inanç sistemlerinden ayırır. Mesih’in dirilişi doktrininin doğrusu şudur: bu gerçek bir sözdür ve son derece önemlidir.

“İsa, ölmüş olduğu fiziksel bedeniyle tekrar dirilmiştir. O’nun dirilmiş bedeni, yüceltilmiş ve ruhsal bedendi. Ruhsal beden sadece “ruhtan” ibaret değildir. Ruhsal beden dirilmiş, yüceltilmiş ve fiziksel bedendi.”

Yukarıdaki cümleler, Kutsal Yazılardaki doktrindir. Aynı şekilde, yukarıdaki cümleler Yehova’nın Şahitleri ve Shepherd’s Chapel (Çoban’ın Şapeli) gibi grupların, İsa’nın fiziksel olarak dirilmediğine dair ileri sürdükleri iddialara tam olarak karşıdır. Hiçbir grup, Mesih’in dirildiğini inkâr etmiyor; fakat onlar dirilişin anlamını çarpıtarak, öyle bir şeyin olmadığını iddia etmiş oluyorlar. İsa, ölmüş olduğu fiziksel bedeniyle mi dirildi? Evet!

Dirilişten sonra İsa yemek yiyebiliyordu (Luka 24:42-43). O, insanlara ellerindeki ve ayaklarındaki çivilerin izlerini gösterdi (Luka 24:39; Yuhanna 20:27) ve hatta insanlar O’nun ayaklarına kapanıp O’na tapındılar (Matta 28:9). İsa’nın dirilişi hakkında yazanlar, İsa’nın dirilişine şüphe ile yaklaşan Tomas’ın şöyle dediğini aktarmışlardır: “O’nun ellerinde çivilerin izini görmedikçe, çivilerin izine parmağımla dokunmadıkça ve elimi böğrüne sokmadıkça inanmam.” (Yuhanna 20:25). Daha sonra İsa, Tomas’a görünerek şöyle dedi, “Parmağını uzat” dedi, “Ellerime bak, elini uzat, böğrüme koy. İmansız olma, imanlı ol!” (Yuhanna 20:27).

Eğer İsa fiziksel olarak dirilmiş olmasaydı, bedeninde hâlâ çarmıhın yara izlerini taşıyor olmazdı. Aşağıdaki ayetler, İsa’nın fiziksel bir bedenle dirildiğinin kanıtlayan ayetlerdir:

  • “Haftanın o ilk günü akşam olunca, öğrencilerin Yahudi yetkililerden korkusu nedeniyle bulundukları yerin kapıları kapalıyken İsa geldi, ortalarında durup, “Size esenlik olsun!” dedi. Bunu söyledikten sonra onlara ellerini ve böğrünü gösterdi. Öğrenciler Rab’bi görünce sevindiler.” (Yuhanna 20:19-20)
  • “İsa onlara, “Neden telaşlanıyorsunuz? Neden kuşkular doğuyor içinizde?” dedi. “Ellerime, ayaklarıma bakın; işte benim! Dokunun da görün. Hayaletin eti kemiği olmaz, ama görüyorsunuz, benim var.” (Luka 24:38-39)

İsa’nın ölmüş olduğu fiziksel bedeniyle dirildiği açıktır. İsa, eti ve kemiği olduğunu altını çizerek belirtiyor. “Ruhsal bedenin” eti ve kemiği olur mu? Kesinlikle hayır!

Bazılarının, İsa’nın fiziksel bedeninin öldüğünü ve ruhsal bedeninin dirildiğini söylediklerini duydum. Eğer onların dedikleri doğruysa, ruhsal olan bir bedenin aynen fiziksel bir beden gibi eti ve kemikleri mi vardı? Bu hiç de mantıklı değil. Ayrıca eğer İsa fiziksel bedeniyle dirilmediyse, O’nun ölmüş olduğu bedenine ne oldu? Fiziksel beden eridi mi? Yoksa çalındı mı? Kutsal Kitap, İsa’nın fiziksel bedeninin dirildiğini söylüyor; bundan başka da herhangi bir açıklama yapmıyor. Demek ki O, ölmüş olduğu bedeniyle ölümden dirilmiştir.

Yuhanna 2:19-21

“İsa şu yanıtı verdi: “Bu tapınağı yıkın, üç günde onu yeniden kuracağım.” Yahudi yetkililer, “Bu tapınak kırk altı yılda yapıldı, sen onu üç günde mi kuracaksın?” dediler. Ama İsa’nın sözünü ettiği tapınak kendi bedeniydi.” (Yuhanna 2:19-21)

“Dirilteceğim” kelimesinin Grekçesi, “egeiro”dur. “Egeiro” da gelecek zamanda yer alan, etkin, işaret niteliği taşıyan, birinci tekil kişidir. Grekçede etkin sesli, bir eylem olduğunu belirtmektedir. Bu ayette de kişi tekil olduğundan dolayı (çünkü İsa “Ben” demiştir), İsa kendisi diriliş eylemini gerçekleştireceğini söylemiştir. Grekçede tam olarak bu şekilde yazmaktadır.

Ne var ki, bazıları Yuhanna 2:19-21’i okuyup incelemelerine rağmen, İsa’nın fiziksel olarak ölümden dirildiğini kabul etmiyorlar. İsa, açık bir şekilde tapınağı tekrar inşa edeceğini söylüyor ve 21.ayette elçi Yuhanna, O’nun bunu sözünün aslında İsa’nın kendi bedeniyle ilgili olduğunu açmıştır. Yani bu da, İsa’nın ölmüş olduğu bedeniyle ölümden dirildiğine dair kesin bir kanıttır. Yuhanna 2:19-21, açıkça İsa’nın kendi bedenini tekrar dirilteceğine dair peygamberlikte bulunduğunu göstermektedir. Bunun yeterli bir kanıt olduğuna inanıyor musunuz? Öyle düşünebilirsiniz, ancak itirazlar devam ediyor.

1.Korintliler 15:35, 39, 42-44

“Ama biri çıkıp, “Ölüler nasıl dirilecek? Nasıl bir bedenle gelecekler?” diye sorabilir… Her canlının eti aynı değildir. İnsan eti başka, hayvan eti başka, kuş eti, balık eti başka başkadır… Ölülerin dirilişi de böyledir. Beden çürümeye mahkûm olarak gömülür, çürümez olarak diriltilir. Düşkün olarak gömülür, görkemli olarak diriltilir. Zayıf olarak gömülür, güçlü olarak diriltilir. Doğal beden olarak gömülür, ruhsal beden olarak diriltilir. Doğal beden olduğu gibi, ruhsal beden de vardır.”

44.ayeti referans olarak kullanarak, İsa’nın fiziksel değil de ruhsal olarak dirildiğini savunuyorlar. Ellerinde ve ayaklarında izlerin var olduğunu söyleyerek, İsa’nın ölmüş olduğu bedenle ölümden dirildiğini yukarıda belirttim. Bununla birlikte, İsa’nın eti ve kemikleri olduğunu da okuduk (Luka 24:39). “Ruhsal bedenin” eti ve kemikleri olabilir mi? Kutsal Kitap’ın hiçbir yerinde böyle bir şey geçmez.

Pavlus burada her insanın biri fiziksel diğeri ruhsal olmak üzere iki bedeni olduğunu ve fiziksel beden öldüğünde, onun yerini ruhsal bedenin aldığını söylemiyor. Pavlus beden hakkında yazarken şöyle yazmıştır, “Doğal beden olarak gömülür, ruhsal beden olarak diriltilir.” (44.ayet). Pavlus bu ayette tek bir bedenden söz etmektedir. Aynı beden, diriliş bedeni olur. Yani, diriliş bedeni az önce sözü edilen değiştirilmiş ruhsal bedendir.

“Çünkü bu çürüyen beden çürümezliği, bu ölümlü beden ölümsüzlüğü giyinmelidir. Çürüyen ve ölümlü beden çürümezliği ve ölümsüzlüğü giyinince, “Ölüm yok edildi, zafer kazanıldı!” diye yazılmış olan söz yerine gelecektir.” (1.Korintliler 15:53-54)

Çürüyen ve ölümlü bedenlerimiz, çürümezliği ve ölümsüzlüğü alacaktır. Bu da fizksel olarak Mesih’e ait olarak ölen insanların ruhsal bedeniydi. İsa, dirilişin ilk örneğiydi (1.Korintliler 15:20). Böylece, gelecekte dirilecek olan bedenlerimizin dirilişin ruhsal bedeni olacağını görebiliyoruz. Fakat o ruhsal bedenler, fiziksel bedenlerdir – yani bugün sahip olduğumuz, ancak yüceltilmiş bedenlerdir. Aksi halde, diriliş olmazdı.

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu